Yayınlanma:22 Ekim 2022 15:01 Güncelleme:06 Kasım 2022 19:59
Okulların açılmasıyla birlikte öğrenciler ve personelden çok sayıda mesaj almaya başladık. Öncelikle bizleri takip eden ve düşüncelerini bizlerle paylaşan değerli PAÜ Burada takipçilerine sonsuz teşekkür ederiz.
Tabi gelen mesajların hemen hepsi yaşanılan sorunlar, yanlış uygulamalar, istekler ve şikayetlerden oluşuyor.
Bunları daha sonra detaylı bir şekilde ele alacağız.
Bugün sizlerle kampüste yaşayan, öğrenci ve personelin ilgi ve sevgisiyle büyüyen ve sayısı her geçen gün artan köpekleri ele alacağım.
Son zamanlarda bu konuyla ilgili fazlaca mesaj alıyoruz. Genel olarak değerlendirdiğimizde insanlar kampüsteki köpeklere karşı değiller fakat sayının fazla olmasından şikayetçiler.
Geçen gün bir okuyucumuz kampüste köpekleri çekerek “Sizce kampüsün içinde bu kadar başı boş köpeğin olması fazla değil mi?” mesajıyla birlikte bize gönderdi. (Görüntüyü izlemek için tıklayın)
Bizde sosyal medya hesaplarımızda bunu paylaştık. Çok sayıda görüntüleme ve yorum aldık.
Bizde bunun üzerine bir anket yaptık ve “Kampüsteki köpeklerden rahatsız mısınız?” diye sorduk. 24 saat süren ankette bin 148 kişi oy kullandı. Oylama sonucuna göre Evet rahatsızım diyenler %54, Hayır rahatsız değilim diyenler %46 olarak karşımıza çıktı.
İstemeyenlerin kendine göre haklı gerekçeleri olabilir elbette. Sesleri duyulmalı ve kampüste gerekli önlemler alınmalıdır.
Köpeklerin kısırlaştırılması zaten yapılıyor. Köpeklerin bakımı, beslenmesi, barınması gibi çalışmaları üniversitenin öğrenci toplulukları başarılı bir şekilde yürütüyor. Bunun için emeği geçenleri kutluyoruz.
Başka neler yapılabilir bir komisyon oluşturulup (belki de vardır) oturup tartışması gerekiyor.
Ama sevgili öğrenciler, sizler üniversiteyi bitirip gidiyorsunuz ama onlar hep burada. Bu kampüs aynı zamanda onların. Kampüs doğayla iç içe, domuzundan köpeğine, kedisinden kirpisine, kuşundan böceğine her türden hayvana ev sahipliği yapıyor.
Ekolojik denge diye bir kavram var. Bütün canlı türlerinin hayatta kalmasını ve çevreyle uyumlu bir şekilde varlığını devam ettirmesini sağlayan önemli bir sistem. Bu sistemde insanlar ile hayvanlar ve bitkiler devamlı olarak bir etkileşim halindedir.
Bunu göz ardı etmemeliyiz.
Konu gündeme geldiğinden bu yana yorum yazanlar çok oldu. Sizlerle bu yorumlardan bazılarını paylaşacağız.
İşte o yorumlar:
-Başı boş insan daha fazla. Önce onlara çözüm bulsunlar. Köpeklerin kimseye zararı yok!
-Bir hayvan dostu olarak kampüste fazla köpek var ve bizim çalışma arkadaşlarımıza saldırdılar bir kaç kere… Tabiki bir yaralama yada ısırma olmadı.
-Yazın bizzat şahit oldum. BİYOM önünde küçük bir çocuk, kafası kadar taşı sebepsiz yere orada duran bir köpeğe attı. Babası da gelip çocuğa tek kelime etmedi. Bu ve benzerleri toplatılıp uyutulmadığı sürece hiçbir zararı olmayan köpekleri rahat bırakın. Önce başıboş insan sorununa çözüm bulun. Kaç sene 2. öğretim akşamları git gel her türlü tenhada karanlıkta o köpeklerle karşılaştım daha bir kere durduk yere saldıranını görmedim. O kadar köpek zarar verecek olsa zaten videoyu çeken şahıs şu an morgda olurdu. Varlığından dahi rahatsız oluyorsunuz, ayıptır.
-Korkmayın zarar vermez iki ayaklı köpekten kork falan diyerek nefesinizi boşa harcamayın arkadaşlar burası üniversite, barınak değil. Köpekten korkan bir kaç insanın onları gördüğünde yolunu değiştirmesi bile toplatılmaları için gayet yeterli bir sebep.
-Arkadaşlar kampüsteki köpeklerin çoğu kısırlaştırılmış ve genel olarak kimseye zararı olmayan hayvanlar.Onlardan korkacağınıza insanlardan korkun derim.
-Ben onları her gün besliyorum, beslemeye devam da ederim, onlar en masum varlıklar. Bu videoyu paylaşan ve olumsuz yorum yapanlar kendi insani değerlerini sorgulamalı.
-Hepsi toplatılsın dağ başı mı burası?
-Bu köpeklerin çoğu belediye tarafından kısırlaştırılmış, zararsız. Siz onlara zarar vermediğiniz sürece muhtemelen onlar size zarar vermeyecektir.
-Evet sürü olmuşlar bu kadarda hayvan severlik olmaz. Orası bir üniversite köpek çiftliği değil.
-Onlar başı boş değil bizim PAÜ’nün köpekleri. Tüm hocalar, öğrenciler, çalışanlar kadar onlarda buranın parçası. Zararsız ve çok zeki hayvanlar belediye toplama aracına benzeyen renkteki ve modeldeki araçlara havlıyorlar sadece. Bu videoyu yayınlayanlar biraz kendilerinden utansın. Onları sürükledikleri acımasız ölüme göz yumacaklar ve kendilerine İNSANım mı diyecekler. Hocalarımız ve çalışanlarımız kendi kampüsümüzde hep bir elden yaşamda hepimiz varız demek için uğraş vermeye onlara bakmaya gayret ediyoruz birileri de hiç vicdanları sızlamadan böyle bir paylaşım yapıyor. Siz onlara zarar vermedikçe onlar size dokunmaz siz kendinizi insan dediğiniz canlılardan koruyun. Bunları toplayın diyerek yayınlayanları toplayın ve o hayatı yaşamaya sevk edin anlarlar mı? Sanmıyorum.
-Bu zamana kadar saldırmamış olmaları bundan sonra da kimseye saldırmayacakları anlamına gelmez. Türk-Alman üniversitesinde saldırdılar. Sokakta da saldırıyorlar haberlere bakabilirsiniz Üniversite okuyan bir insan bunun bilincinde olmalı… Kampüs köpeklerin yaşam alanı değildir.
-Başı boş köpek demekle tam olarak ne kastediliyor? Bu köpekler besleniyor ve kısırlaştırılıyor.
-Evet başı boş çok köpek var. Kampüs içerisinde ve Kınıklı mahallesi geceleri sürü halinde gezen onlarca köpekle dolu.
-Bence kimseye bir zararı yok onların. Kendi hallerindeler kampüste bulunmalarında bir sakınca görmüyorum.
-Ben şahsen köpeklerden rahatsız değilim ama köpeklerin insanları korkuttuklarını, aç kalıp rezillik içinde yaşadıklarını açıkça görüyorum, kesinlikle bir adım atılmalı.
-Hayır değil, köpeklerden hiçbir zaman endişe duyabileceğim bir şey yaşamadım, kimseye de zarar verdiklerini görmedim, evet bazıları korkuyor olabilir ama köpekler kendi halinde yaşıyorlar.
-Köpeklerin kampüsten alınması için illa bir öğrenciye ya da hocaya falan saldırmalarını mı bekleyeceğiz? Bu nasıl bir mantıktır…
-Yıllardır köpekler ve öğrenciler bir arada, saldırı olmuyor, köpekler asla öğrencilere saldırmıyor ve öğrenciler köpekleri seviyor, besliyor. Bu zamana kadar kimse şikayetçi olmadı üç beş kalpsiz bilerek sorun varmış gibi göstermesin lütfen.
– Arkamızda ki ormanın domuz dolu olduğunu biliyormusun ? Ben sana cevap vereyim bilmiyorsun köpekler o domuzları uzak tutmasa kampüse inerler o zaman sen köpek beni ısırsın ama geri gelsin diye dua edersin aklında olsun.
-Hem de çok fazla, şahsen ben çok korkuyorum köpeklerden, yetkilerinin acil önlem almaları lazım.
Dün haberlerde gösterdi İstanbul Arnavutköyde yaban domuzları sokaklara inmiş. Sokak köpekleri domuzları ormana kadar kovalamış. Kampüsteki köpekler arada sırada insanlara karşı da saldırganlaşabiliyor mesela üzerinize havlayabiliyor. Onun dışında genelde kendi hâllerinde takılıyorlar.
Tülay kardeşim doğru söylüyor. Bütün işler bitti, zavallı kampüs köpekleri kaldı. Hayvanları tanımadığınız belli. Kampüs köpekleri oradan gitse hemen diğer köpekler tarafından işgal edilir. Onlar bir ekip, başkalarını aralarına almazlar. Ayrıca Avrupa Hayvan haklarına imza atmış bir ülke olarak, kanunen bir sokak hayvanını yerinden alınıp başka bir yere bırakılamaz. Bu kanunu es geçemezsiniz. Rektör yardımcısı Selçuk hoca ile görüştük, sağolsun kanunun net olduğunu, bu konu İle ilgili tavrın zaten kanunlar İle belirlendiğini belirtti. Lütfen suni gündem yaratmayalım. Sokak hayvanları bizim dostlarımız.