Yayınlanma:08 Ağustos 2024 14:54 Güncelleme:08 Ekim 2024 21:12
Dün akşam saatlerinde ajanslara ‘Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastanesi’nde, Terör Gazisine Çirkin muamele’ başlığıyla bir haber düştü…
Haber, fotoğrafların yanı sıra bir video görüntüsüyle birlikte ajansların abonesi olan tüm medya kuruluşlarına servis edilmişti…
Özellikle, gazinin bir yakını tarafından çekildiği anlaşılan video görüntüsünü izlediğimde tüylerim diken diken oldu…
Orta yerde duran terör gazisi S.G’ye biri arkasından diğeri önünden olmak üzere hızla hücum eden 2 güvenlik görevlisi, sanki kendilerine saldıran bir kişiyi etkisiz hale getiriyormuşçasına sert bir müdahalede bulunuyorlardı.
Gerçekten çirkin ve utanç verici bir müdahale şekliydi…
Tabi videodaki görüntülere bakacak olursak…
Buna rağmen Şifre Haber olarak olayın detayını öğrenmeye, güvenlik görevlilerinin bu derece müdahalesini gerektirebilecek olayın öncesinde yaşanan bir şeylerin olup olmadığını öğrenmek için kurum videolarına ulaşmaya çalıştık fakat sonuç alamadık…
Bu arada haberi de yayına vermek durumundaydık… Verirken de haberi “Ne yaptı da bu çirkin muameleyi hak etti” başlığıyla kullandık…
Haber yayınlandıktan sonra (gece yarısına doğru) güvenlik görevlilerinin bağlı bulunduğu Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası Denizli İl Temsilcisi Zeki Kılıç benimle irtibat kurdu.
Kılıç” Bülent bey yaşanan olayda, sendika üyesi güvenlikçi arkadaşlarımızın suçu yoktur. Tam aksine yetkileri dahilinde gerekli nizami müdahalede bulunmuşlardır. Çünkü ilk saldıran ve aynı zamanda üniversite personeli olan gazi vatandaştır. Gazilerin başımız üstünde yeri vardır. Ama gazi olmaları demek, kurallara uyulmasını isteyen güvenlik görevlilerine saldırma hakkı vermemektedir. Bu da video görüntülerinde sabittir” deyip, video görüntülerini atınca hem olayın gerçek yüzü ortaya çıktı, hem de PAÜ yönetiminin doymak bilmez skandal yönetim anlayışına bir yenisi eklenmiş oldu…
Gerçekten de PAÜ Hastanesinin resmi kayıtlarından alındığı belli olan videoyu izlediğimde, ilk saldıran kişinin gazi vatandaş olduğu ve güvenlik görevlilerinin de bunun üzerine gerekli müdahale de bulunduğu görülüyordu.
Olay, tarafların şikayeti üzerine yargıya intikal etti; doğal olarak da kararı mahkemelerimiz verecektir…
Şimdi gelelim PAÜ’nün skandallara doymayan rektörü Ahmet Kutluhan yönetiminin bu olaydaki skandal tavrına…
Böyle bir olay yaşandığında, bir kurum yönetimi sizce ne yapmalı?
Elbette ki görevli personelinin hatası var mı, yok mu? Yasal olmayan bir şekilde mi müdahalede bulunulup bulunulmadığını öğrenmek, kamuoyunu bilgilendirmek ve saldıran kişinin güvenlik görevlileri olmadığını tespit edip, personelinin arkasında adam gibi durarak savunabileceği bir basın toplantısı veya açıklamasının yapılması gerekmez miydi?
Ne yaptılar biliyor musunuz?
Sıkı durun!
Sanki olayın yaşandığı kurum, müdahale eden ve edilen personel kendi personelleri değilmişçesine, hatta kimin suçlu olup olmadığını tespit etme zahmetinde bile bulunmadan sosyal medya adreslerinden “Pamukkale Üniversitesi yönetimi olarak Üniversitemiz Hastanelerinde gazimize yapılan saldırıyı şiddetle kınıyoruz” şeklinde kınama mesajı yayımladılar…
Yani kınanması gereken kendileri olmasına rağmen…
Diyeceğim şu ki… Sayın Rektör Kutluhan…
Ortada kınanması gereken bir kurum varsa PAÜ, bir kişi varsa o da SİZ ve SİZİN yönetim kadrolarınızdır…
Öyle kamuoyu ve sosyal medya baskısından tırsıp da , haklı olan personelini bile savunamayacak acze düşerek, geçmişte olduğu gibi bu olayda da kendinizi de rezil ettiniz, Pamukkale Üniversitesi’ni de…
Ne diyeyim…
Allah senin gibi yöneticileri bir an önce başımızdan alır, senin benzerlerini de PAÜ’nün kampüs sınırlarına bile sokmaz inşallaahhhh!!!
—-